Ali baş ağrısı yüzünden rapor almış ,bugün işe gitmemişti.Gerçi öğlen yemeği sonunda ilacını içmişti fakat yine de baş ağrısı devam ediyordu..Galiba yeterince içmedim diye düşünerek biraz daha içmek istedi.Çekmeceyi hafifçe aralayıp içeri elini uzattı.İlaç kutusunu elinde hisseder hissetmez hemen ilacı kafasına dikti ,biran önce ağrısının geçmesini için acele ediyordu fakat tam ilacı yutarken fark etti ki ilacın tadı bir garipti, ilacın üzerindeki yazıya baktı,ilacın adının yazması gereken yerde yüz milyon defa küçültür yazıyordu.Ali gözlerine inanamayıp bir defa daha okudu fakat yazı aynıydı.Tam o anda midesinde bir yanma hissetti ve küçülmeye başladığını hissetti fakat küçülme tedricen hızlandı artık öyle hızlı küçülüyordu ki etrafındaki her şeyin görüntüsü ışık demeti olmuş akıyordu.Rengaren.Rengarenk ışıklar bir şelale gibi üstüne boşalıyordu. Ali sonunda ayaklarının yere değdiğini hissetti.İşte o zaman başını kaldırıp etrafına baktı.Daha önce hiç görmediği bir yerdeydi.Önce kendisini bir adanın üstünde sanarak kıyıya doğru yürümeye başladı fakat kıyıda deniz olması gereken yerde bir boşluk olduğunu gördü O zaman üstünde olduğu şeyin bir ada olmadığına hükmetti.İleriye ufuk çizgisinin olduğu yöne doğru yürümeye devam etti. Ben neredeyim diye düşünüyor fakat gördüklerine bir türlü anlam veremiyordu. Biraz daha ilerde kavga eden iki kişi gördü.Önce kendisi gibi insanları burada görmek onu sevindirmişti ve teskin etmişti fakat onlarla tanışmak isteyip yaklaştığında onların tartışıp kavga ettiklerini hatta kavga ederken kendisine bir kere dahi dönüp bakmadıklarını hatta yokmuş gibi davrandıklarını gördü.Bu ilgisizliğe kızmış ve yanlarından uzaklaşmıştı.Sonra birden biraz ilerde ağlayan bir çocuk gördü hemen onun yanına gidip onunla konuştu.Çocuk susup başından geçen her şeyi ona anlattı.Çocuğun dediğine göre burası bir atom çekirdeğiydi. Ve onlarda tıpkı Ali gibi yüz milyon defa küçülten ilacı içmişlerdi. Peki şu adamlar kim neden kavga ediyorlar ?diye sordu Ali. Onlardan biri babam diğeri amcam onlar buraya geldiğimiz ilk gün bu atom çekirdeğini paylaşmak için bir sınır çizdiler fakat asit yağmuru yüzünden çizgi kayboldu şimdi çizgiyi yeniden çizmek istiyorlar fakat yerini bulamıyorlar, ve bu yüzden tartışıyorlar, ben az önce onların bu kavgalarını durdurmaya çalıştığım için her ikisinden de tekme tokat yedim, işte bunun için ağlıyordum dedi..Ali düşünceli bir tavırla göğe baktı. Kendi kendine söylenir gibi 'Acaba buradan tekrar dünyaya dönüş var mıdır' dedi .Çocuk Alinin sesini duyup 'hayır yok' dedi.'Buradan bir daha dünyaya dönüş asla yok'.Ali biraz daha düşündü 'öyleyse ben öldüm mü?' dedi kendi kendine, bu kez çocuk duymamıştı onu,Ali etrafına bakarak içinden şu düşünceyi geçirdi madem artık buradayım bende burada kendime bir yer edinmeliyim,işte bu düşünce ile hemen ilerde kavga etmekte olan adamların yanına gitti.Durun durun diye bağırdı onlara ,artık burada bende varım.Atomu üçe bölmemiz gerekecek.Diğer iki kişi bir anda susup birbirine baktılar. Ve ikisi birden ne sen kimsin ki dediler. Ali tam cevap verecekti ki hayır hayır diye bağırıp susturdular onu.Sana bizim dünyamızda yer yok.Ali kavgaya hazırdı.Hemen ellerini yumruk yaptı.Ben hakkımı alırım iyilikle yada zorla dedi.Aynı şekilde onlarda ellerini yumruk yaptılar. Bizden hiçbir şey alamazsın dediler.Tam kavga edecekleri bir sırada bir ses duydular.Üzerlerinde şimşek çakıyordu. Hep birden yukarı baktılar.Sonra o ikisi kaçmaya başladı. Ali ne oluyor nereye kaçıyorsunuz derken onlar Aliye doğru dönerek haydi sende kaç asit yağmuru başlıyor dediler , kaç çünkü bu çok yakıcı bir yağmur dediler. Biraz önce kavga etmeye hazırlanan üç kişi şimdi el ele vermiş hep birlikte kaçıyorlardı.
Bir kuytu bulup oraya gizlendiler. Ali soluk soluğa çömelmiş vaziyette duruyorken diğer ikisi tam sırtında ensesinde bekliyorlardı..Ali onlara bu hep oluyormu? diye sordu .Evet dediler sık sık oluyor.Ali isyan eden bir sesle ,burada nasıl yaşayacağız arkadaşlar dedi,burası cehennem gibi bir yer. Çocukta yanlarına gelmişti o esnada onlara gülerek evet şimdi de arkadaş mı oldunuz dedi.Hepsi sustular.Ali bişey söylemek istedi fakat tam konuşacağı sırada bir şimşek çaktı ve Aliyi susturdu.Onlar her defasında konuşmaya yeltendikleri anda yine şimşek çakıp onları da susturuyordu.Ali ve yeni arkadaşları her defasında susarken vicdanlarından gelen fısıltıyla başbaşa kaldılar.O fısıltı da onlara şunu söyledi.Biz sadece yalancı ,biz sadece sahtekarlar,biz sadece menfaatperest insanlarız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Art niyetli olmadıkça her türlü eleştiriyi dikkate alır ve cevap vermeye çalışırım.